NYC'ye Taşındığımda Giymeyi Bıraktığım 6 Şey

Üç yıldan biraz daha uzun bir süre önce bir uçaktan indim, bagajdan üç dev çanta aldım ve New York'ta yeni bir hayata başladım. Kaliforniya'dan gelirken, diğer kıyıdaki yaşamda beklenen ayarlamalar vardı. Kış - kutup girdabında olduğu gibi, kar fırtınası kışı - ilk, takip edecek çok kişi var. Ancak tam olarak beklemediğim bir değişiklik, bu şehrin stil anlayışımı ve gardırobumu nasıl değiştireceğiydi.

Numara, Bir anda Carrie Bradshaw'ın bir klonuna dönüşmedim.. Gardırobum daha az tavus kuşu ve daha pratikti. Benim birincil ulaşım yöntemlerim artık yürümek ya da metroya binmek olduğundan, Konu giyinmeye geldiğinde rahatlık en önemli faktördür.. Ayakkabılar, hatta topuklular bile en az birkaç blok değerinde trekkinge dayanabilmelidir. Ve başka yerlerde küçük bir çantayla seyahat etmek kolayken, New York'ta seyahat ışığı yoktur. Herhangi bir anda, bir çanta dolusu spor kıyafetim, yiyecek ve belki de bir ya da iki kitaplık kitabım var, bu da oldukça şık bir çantayı çok önemli bir yatırım haline getiriyor.

Elbette konforun yanı sıra New York'un harika bir stilin bir beklenti olduğu bir şehir olduğunu asla unutmamak gerekiyor. Ama üstünü değiştirmek en büyük çantalar için bile çok fazla olduğundan, tek bir kıyafetin beni sayısız aktiviteden geçirmesi gerekiyor. Ofiste giydiğim şey aynı zamanda akşam içkileri veya mesai sonrası bir etkinlik için de çalışmalı.. Kot pantolon ve spor ayakkabı gibi gündelik zımbaları daha parlak seçimlerle dengeleme eğilimindeyim. Hafta sonları bile yaparım tozlukları biraz daha giyinik bir şeyle karıştırın ve eşleştirin. Çünkü öğrendiğim bir şey varsa, o da odur. New York'ta kiminle karşılaşabileceğini asla bilemezsin.

Aşağıda onu daha da parçalıyorum ve NYC'ye taşındığımdan beri vazgeçmeyi öğrendiğim şeylerin bir listesinin altını çiziyorum. Aşağıdaki gitmeyen listeme bir göz atın, ardından şehir yaşamı için önereceğim parçaları satın alın!

1. Pratik Ayakkabılar: Korkunç kabarcıklarla birçok kez yürüme bloklarından sonra dersimi aldım. Çimdikleyen, dürten veya içeri girmesi acı veren her şey sonsuza dek yok olur.

2. Mini Çantalar: Küçük bir çanta görünümünü sevsem de, günlük kullanım için daha pratik bir şeye ihtiyacım var. Artık herhangi bir küçük çanta, daha azının daha fazla olduğu şehirde bir gece için ayrılmıştır.

3. Beyaz pantolon: Beyaz pantolon görünümünü seviyorum ama New York tahmin edilemez bir şehir ve beyaz pantolonları temiz tutmak çok zor. Sahte su birikintisi sıçramalarından hareket halindeyken dağınık öğle yemeklerine kadar, beyaz pantolonlar biraz daha bozulmamış bir yere bırakılmalıdır.

4. Geçiş Yapmayan İş Elbiseleri: Daha önce de belirttiğim gibi, ne giyersem giyeyim beni işten sonra sahip olduğum şeye taşıması gerekiyor. Bu, ofis giysisinin cilalanması gerektiği, ancak asla havasız olması gerektiği anlamına gelir.

5. Bol, Pamuklu Eşofman Altı: Tamam, evde bir çekmecede oturan bir çift ter olabilir, ama evden çıkarken, eşofman yok kuralına bağlı kalıyorum bir hataya (taytlar adil bir oyundur). Sokakta bir patronla ya da eski bir çırayla karşılaşmak alışılmadık bir durum olmadığı için (ikisi de birden fazla başıma geldi), hazırlıklı olduğumdan emin olmayı seviyorum.

6. Bohem Elbiseler: Yanlış anlaşılmasın, bohem elbiselerin görüntüsünü çok seviyorum ama bu dökümlü modeller şehir için pek uygun değil. Koşarken yakalanmaktan, başıboş bir rüzgar ya da metro ızgarasıyla kafama çarpmaya kadar, bu elbiseleri plaj için saklamayı öğrendim.